Whatsapp

0312 284 86 76 0544 847 28 47

tepe-prime-logo
Home / Basın Odası  / Hakikatten önce: Ritmini yakala, dengeni bul

Bize Ulaşın

    Adınız (*)

    Epostanız (*)

    Telefon (*)

    Mesajınız

    Hakikatten önce: Ritmini yakala, dengeni bul

    Nedim Sarıfakioglu

    Aşağıdaki yazı bir felsefe yazısıdır yoğun ve kavramsal düşünceler içerir. Dikkat kalıcı farkındalığa neden olabilir

    Hakikatten önce: Ritmini yakala, dengeni bul.
    Ankara’nın ünlü ve deneyimli estetik cerrahı Doç. Dr. Nedim Sarıfakıoğlu ile yoğun tempo ve iş yükü arasında yaşam ve felsefe üzerine kısa bir söyleşi yapma fırsatı yakaladık. Daha önce Centilmenliğin kodlarını dergimizde yazan hocanın zihin açıcı röportajını yine aynı zevk ve keyifle okuyacaksınız.

    S: Hocam merhaba. Kliniğinizde takipçilerinizle ayda bir felsefe söyleşileri yaptığınızı biliyoruz. Ne konuşuyorsunuz?

    NS: Merhaba. Hocalık bilimsel bir titr değil. Bu coğrafyada dile dolanmış bir itaat hitabı. Kendisine her fırsatta hayatı kolaylaştıracak, yol gösterecek birini arayan tembel toplulukların kendi aralarında anlam yükleyerek var ettiği pasif bir iletişim ve hitap şekli. Bana herkes gibi adımla hitap edebilirsiniz. Sorunuza dönersek, evet giderek artan bir ilgiyle bu toplantılarda genel olarak yaşamsal ve varoluşa ait kavram, tanım ve karşı tanımlar üzerinden giderek felsefi çözümlemeler yapıyoruz. Gelecekteki insanı tanımlayan Metahuman projesi hakkında görüş alışverişi de diyebiliriz. Hayat hakkında bir meselesi dolayısıyla derdi olan herkes bu ders ve söyleşilere katılabilir.

    S: Konu başlığımız Ritim ve Denge. Nedim bey, ritim neden önemli?

    NS: Hayatın içinde yaşam adına hiç bir canlı ve madde hareketsiz değildir, kalamaz. Her madde ve genelde canlı bir iş, oluş (bitiş) ve hareket halinde var olur. Bu harekete yaşam enerjisi (chi) adı veriliyor. Doğumdan eğitim hayatına, sosyal hayattan iş hayatına ve son nefesimize kadar işte sahip olduğumuz bu yaşam enerjisini kullanıyoruz. Yediğimiz gıdalar, soluduğumuz hava, her eylem ve edimimiz bu enerjinin kişisel bir yönlendirilmesi ve kullanılmasından ibarettir diyebiliriz.

    S: Ritim bu enerjinin düzenli olması diyebilir miyiz?

    NS: Sürdürülebilir olmasıdır daha doğru bir tanımlama. Ritim, önce sahip olunan bu enerjinin ne olduğunu, nasıl ve hangi mekanizmalarla oluştuğu konusunda temel bir ön bilgi gerektiriyor. Sonrasında hayatın aktüel temalarla bezenen akışında bu enerji, farklı amaç ve görevler için sistematik hale dönüşerek o kişi için eşsiz bir döngü başlıyor. İşte buna Ritim deniyor. Enerjinin dönüştürülebilir, odaklanabilir ve sürdürülebilir olması ile kendini tekrarlayan tüm biçimlerini basitçe biz ölümlüler yaşam olarak algılıyoruz. Her canlının yaşamı iyi veya kötü yönetilen bu enerjilerin meydana getirdiği anlamlı veya anlamsız birbirine benzemeyen zayıf/güçlü ritimler ve sonuçta kazanılmış olan eşsiz bir dengeden oluşuyor. Hastalıklar bu ritmin (dengenin) bozulması, ölüm ise sonlanması anlamına gelir. Ritmi tekrar düzene sokmak için bazen çok güçlü streslerle zorlanmak (bozulan kalp ritmini düzenlemek için yapılan elektro kardioversiyon işlemlerini hatırlayın) gerekebilir.

    S: Ölüm bu enerjinin sönmesi ise Aşk nedir o zaman?

    NS: Aşk sevgi enerjisinde bir ultrastabilite halidir. Kendinden vazgeçme, kendi ritmini bir başkasının ritmine bağlama, dengeyi bir başkasının kontrolüne bırakmaktır. Bir anlamda, zorunluluklar dünyasıyla bağın kopması ve bir başkasında çabasızca gönüllü erimektir. Ritmin amacı sükûnete ermektir. İnsan hayatta çaba, gayret, umut, hayal ve arzuyla yol alır. Fizikte ve toplumsal hayatta hareket ve eylemlerin Nihai hedefi sükûna ermektir. Aşk bu varışın fantezisidir. Aşk acısı vuslatın görünür olmasıdır. Bu saf kristal enerjinin farklı ritimlerde süren bir üst denge arayışı yüksek hayat formlarında hiç ara vermeden sürmeye ve bizlere ilham olmaya devam edecektir.

    S: Denge neden önemli?

    NS: Denge varıştır. Enerjinin kontrol edilmesi, arzunun doyurulmasıdır. Hayatın her şamasında insan denge arar. Bu yaşamın anlamlandırılması veya çevresinde olup bitenlerin açıklanması da olabilir, kendilik bilinci veya kalbin ritmi de olabilir. Ritim bir enerji frekansı olduğuna göre dışarıdan gelecek olan tüm etkilere açık ve duyarlıdır. Bu ritmi bozabilirler, yönlendirebilirler veya sonlandırabilirler. Genel olarak biz bunu algı manipülasyonları veya karşılıksız bilgi basan televizyon programları olarak deneyimleriz. Sinirim moralim bozuldu dediğimiz budur. Dengesiz olarak nitelendirdiğiniz insanlardan siz neden rahatsız olduğunuzu düşünmüştünüz ki?

    S: Yaşamda ritim nasıl kazanılır?

    NS: Kısaca yaşamın varoluşsal kanun ve işleyiş yasalarına tabi olarak. Biyolojik iç saatimizle uyumlu, hikmetle ve sezgilerinize kulak vererek. Basitçe bu yasalara göre yemek, içmek, konuşmak, uyumak, hareket etmek ve toplumsal ilişkiler belirleyerek. Her şeyden sorumlu olan ilk adım sorgulama alışkanlığının kazanılması ile başlıyor. Tartışmasız kabul edilen inanç ve bilgilerin sorgulanması ile beraber kesinlik iddiasında olan ve tartışmasız kabul edilen ön kabullerin yapıcı eleştirilerle çözümlenmesi bir sonraki görev. Bu bağlamda örnek olarak, yukarıda sözünü ettiğim sizden gelen hocam hitabının eleştirel çözümlemesini beraber yaptık ve düzelttik değil mi, bunun gibi işte. Bunun gibi birçok ön kabul hazır kalıp ve dogmatik doğrularımız, henüz yanlışlanamamış referanslarımız var. İşte tüm bu düşünce artefaktları enerji, ritim ve denge bozucu olarak işlev görürler.

    S: Anlıyorum. Peki bozulan bir ritim düzeltilebilir mi?

    NS: Şans noktamız belirlenmiş olan enerji kanunları. Yoktan var edilemeyen enerjinin varlığının da yok olamaması. Bu şu demek, enerji (basitçe duygu durumunuz da diyebilirsiniz) dönüştürülebilir. Kendi ritim ve dengesine ulaşabilir. (Centilmenin kodları, CTLMN:101 çalışmamızda geçen dikkat çeken özelliklerinden biri de kendisinin güçlü bir duygu bükücü ustası olmasıydı, hatırlayanlar olacaktır). Öncelikle kendilik bilinci ve öz farkındalığınızın harekete geçirilmesi iradesi gerekiyor. Ne düşünüyorsanız ona dönüşeceksiniz veya neyin peşinden koşuyorsanız siz aslında o’sunuz veya ne yerseniz ona dönüşürsünüz gibi. Bu farkındalığın diğer yönü çevrenizle kurduğunuz ilişkilerin kalitesi. Mizacınız gereği kendinizi nasıl tanımlarsınız? Bu tanımlamada kullandığınız tüm motivatörler, çevrenizi ve diğer insanları da nasıl görüp algıladığınızı belirleyen parametreler oluyor. Bu kişilerin ritimlerine bağlı bir hayat sürebilir (aile ortamı), kendi ritminize uygun arkadaşlar edinebilir (oyun ve okul çağı), sonuçta yetkinleşerek kendi hayat yolunuzu belirlemeye başlarsınız. İklimler, okyanus ve kutuplarda yaşam, yıldız hareketleri ve makroekonomi dâhil tüm toplumsal ve yaşamsal olaylar bedeninizle aynı enerji, ritim mekanizmalarıyla aynı kurallara bağlı döngüler içinde çalışıyor.

    S: Kalp ritmi gibi mi?

    NS: Evet tüm bedenimizdeki organlar kalbimiz gibi kurguladıkları kendi ritimleri içinde dengelerini (hemoastasis) kurmak ve korumakla görevlidirler. Ve siz aslında bu ritmin doğal sonucunu sağlık veya sağlıksızlık olarak yaşar ve deneyimlersiniz. İstikrarlı ve kararlı olarak (ritmik) sigara içerseniz bunun sonucunu kalp krizi veya damar tıkanıklığı olarak deneyimleyebileceğiniz gibi, kişisel ritim farklılıklara bağlı olarak kanser de olabilir, inme de yaşayabilirsiniz. Kalp ritmi, cinsellik ve hormonal aktivasyon, uyku, kas işlevleri ve görme duyma gibi fonksiyonlarınızın her biri kendi ritminde ve dengesinde çalışır. Aslında bu saptamaya kanser hücreleri de dâhildir. O hücreler de bozulan sağlık ritim ve dengesinden yararlanarak var olan güçsüz sisteme hakim olma şansı yakalayan kararlı ve özgün enerjilerdir. Yaşamda ve vücudumuzda hakim olan temel ve nihai ilke, “tabağınıza ne koymuşsanız kaşığınıza onun geleceği” hakikati bilgisidir.

    S: Son söz olarak bu durumda ne öneriyorsunuz ?

    NS: Kendi enerjinize sahip çıkın, biriktirin ve önce bir ritim sonra kendinize özel döngülerinizi oluşturun. Dengenizi kurun. Toksik ortam, kişi ve yayınlardan uzak durun. Evrim (tekamül) yasaları gereği dengenizi ne kadar uzun süre kararlı ve sürdürülebilir kılarsanız, kendiliğinden o çabuklukta bir üst bilinç/farkındalık seviyesine çabasızca yükseleceksiniz. İçine büyüdüğünüz bedeniniz, içinde yaşadığınız ortamdan gelen tüm değişkenlerden bağımsız olarak sizi sanata daha duyarlı, çevrenize ve emeğe daha saygılı, çok daha sağlıklı ve yaratıcı hale getirecektir.

    En değerli ritim düzeltici pozitif yama programları, düzenli spor ve egzersiz, dans, uygu hijyeni, ölçülü kontrollü ve seçerek beslenme, müzik ve meditasyon pratikleridir. Büyük hayal kırıklıkları, haksız yere cezaevine düşmek, bir uzvun kaybı, iflaslar, kansere yakalanmak, kronik hastalıklar, en yakınınızı kaybetmeniz veya başınıza gelen tüm engellenmeler ise negatif algılanan ancak tarafsız algılanarak iyi yönde kullanıldıklarında devasa enerji yoğunluğu taşıyan çok değerli ritim düzenleyici şoklardır. Yolu bu talihsizlik olarak görülen kayıp ve problemlerden geçen kişilerin yaşadıkları zorlayıcı karakter dönüşümleri ve artan yaratıcılıkları hepimizin ve özellikle Amerikan Holywood sinemasının dikkatini çekerek sinemalardaki ana karakterlerin değişmez rolü olarak senaryolaştırılmıştır. Hatırlayın Batman, Örümcek adam, Superman gibi tüm Marvel ve DC Comics süper kahramanlarının doğuş hikâyeleri.

    S: Zaman ayırdığınız için teşekkürler Hocam J

    Doç.Dr. Nedim Sarıfakıoğlu

    <h3 style="text-align: center; color: #232323 !important;">Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi</h3> <strong style="width: 100%; display: block; text-align: center; color: #fff !important;">Soru / Mesaj Gönderin</strong>




      Estetik Check-Up'tan geçmek İstiyorumEvetDaha Sonra

      X
      CHECK-IN