Göğüs Büyütme Ameliyatı
Meme Büyütme Ameliyatı
Bu başlıkta estetik, bedensel, cinsel ve psikososyal bir rol taşıyan memelerin protezlerle büyütme ameliyatları hakkında bilgi verilecektir. Meme büyütme ameliyatları, memelere hem hacim hem yeni kontur sağlama ameliyatlarıdır. Sorun, aşırı ve/ya ani kilo vermelere bağlı olabileceği gibi, doğum sonrası veya doğuştan göğüslerde hacim ve şekil bozuklukları şeklinde görülebilir.
Meme büyütme ameliyatları ergen yaştan itibaren her dönemde uygulanabilen, kişinin özgüvenini artırarak sosyalleşmesine belirgin etkisi olan ve sık uygulanan estetik ameliyatlar arasındadır. Kullanılan silikon protezlerin güvenli olmaları, güncellenen cerrahi tekniklerin kısa sürede iyileşmeye neden olarak hızla günlük hayata dönebilmeye izin vermesi, bu ameliyatların toplumda giderek sık tercih edilmelerine neden olan temel faktörlerdir. İyileşme süresi hızlı, sonuçları oldukça tatmin edici özgüven artırıcı güvenli cerrahi işlemlerdir.
Hangi marka, içerik ve büyüklükteki protez, memeye nereden girilerek, hangi anatomik sahaya yani nereye yerleştirilecek soruları cevaplanması gereken en kapsamlı ve kritik sorulardır. Seçilecek olan protezlerin şekli, büyüklüğü ve yerleştirilme yerlerine yüz yüze yapılacak olan muayene ve detaylı değerlendirme sonrasında karar verilir. Yuvarlak, anatomik (damla), pürtüklü (textured), düz yüzeyli protezler seçildikten sonra, memede hangi anatomik alana yerleştirileceğine olası sonuçları öngörülerek ve hasta beklentileri eşliğinde karar verilir. Sıklıkla beden ve meme başı anatomik özelliklerine göre seçilecek olan bu yerleşme yerinin kas altında veya kas üstünde tercih edilmesinin tipik öne çıkarıcı avantajları bulunur. İlerleyen zamanlarda çocuk sahibi olmayı düşünen ve emzirme döneminde silikon protezini çıkartmak istemeyen tüm adaylar için memede protez yerleşme yeri kas altı olması gerekirken ameliyat sonrası meme büyütme ile belirgin dekolte isteyen kişiler için protezin yerleştirilme yeri genellikle kas üstü bölgesi olacak, doğurmuş olan ve emzirme sonrası üst kadranı boşalmış zayıf bedenli kişilerde ise tercih meme başının da desteklenmesine izin veren anatomik ve kas altı yerleşimli protezler olabilecektir.
Düz bir göğüs yapısına ve gergin bir cilde sahip, genç ve doğum yapmamış kişiler için tercih, beden çapı ve meme başının durumuna göre kas altına, düz yüzeyli ve anatomik şekle sahip protezler sık tercih edilebilir.
Protez seçerken dikkat edilecek noktalar; hastanın yaşı, genel sağlık düzeyi, ailede meme kanseri hikayesi olup olmadığı, beden özellikleri, çocuk sahibi olup olmaması, yakın zamanda anne adayı olup olmaması, mesleği, meme başı (areola-nipple) özellikleri, göğüs (pektoral) kas yapısı, asimetri ve doğumsal anomali gibi iskelet yapıya ait deformitelerin olup olmaması, cilt kalınlığı ve özellikleri, meme ile ilgili geçirilmiş hastalıklar, omuz yapısı ve genişliği ile kişisel tercihleri ve meme için estetik beklentileridir. Tüm bu değişkenler bir araya getirilerek cerrahın cerrahi tecrübesiyle başarılı göğüs büyütme ameliyatları titizlikle planlanarak gerçekleştirilir. Bu öngörüler için sonuca etki eden değişkenlerin ancak bir kısmını içeren sanal programları kullanan cerrahlar da bulunur.
Meme Büyütme Teknik
Estetik meme büyütme ameliyatları tam teşekküllü hastane ortamlarında genel anestezi ile ve yaklaşık 2 saat süren ameliyatlardır. Genellikle meme altından 3 cm. lik ve/ya meme başı çapı 4 cm.den büyükse meme başından girilerek gerçekleştirilirler. Memeye yerleştirilecek olan protezlerin cepleri kas üstnde veya altında hazırlandıktan sonra istenen büyüklükte protezler ceplere yerleştirilir ve dikiş hatları kasların ve cildin kapatılmasıyla sonlandırılır. Cerrahın tercihine göre nadir olarak ve gerekirse dren kullanılır, eğer kullanılmışsa drenler en geç 24 saat sonra çekilir.
Meme Büyütme İyileşme
Ameliyat sonrasında baskılı bandajlar veya korseler giydirilerek hasta yatağına alınır. Aynı gün taburcu olan hastanın ilk kontrolü 2. günde duş alımını takiben yapılır. Genellikle dikiş alınmasına gerek olmayan kendiliğinden eriyen dikişler kullanılır ve bu nedenle meme büyütme ameliyatlarından sonra pansumana gerek olmaz. Hastalar 3. günde günlük egzersiz ve hafif spora başlayabilir, işlerine dönebilir, uçakla veya arabayla seyahate çıkabilirler. Yüzme gibi ağır sporlara başlama süresi 3. Hafta başıdır. Korselerin 10 gün kadar kullanılmaları önerilir. Göğüs büyütme ameliyatlarının nihai sonucu 2-3 adet döneminden sonra oturmaya başlar. Bu sürede ameliyat sonrası kas spazmı ve iyileşmesini desteklemek için bazı cerrahlar masaj önerebilir.
Meme büyütme ameliyatı ile ilgili Sık Sorulan Sorular;
- Meme protezlerinin zamanla değiştirilmesi gerekir mi? Meme protezleri yerleştirilirken hasar görmezlerse bir ömür boyu yerleştirildikleri alanda kalabilecek sağlamlığa ve güvenliğe sahiptirler. Bununla beraber her 10-12 yılda bir “yüzey yorgunluğu”na uğrayacağı ve yıpranacağı düşünülen protezlerin yeni kuşak protezlerle değiştirilmelerini öneren cerrahlar da bulunur.
- Meme protezleri kansere neden olur mu? Doğru bilinen ancak en sık düşülen yanlış bilgilerden biri meme protezlerinin kansere neden olabileceğidir. Göğüslere yerleştirilen protezle aslında vücut tarafından birer yabancı cisim olarak algılandıkları için ince bir zarla sarmalanarak bağışıklık hücrelerince daha sık kontrol edilirler. Bu kontrol ve kurulan alarm sistemi sayesinde protezli bir memede gelişecek olan bir sorununun, meme büyütme ameliyatı geçirmemiş kişiye göre çok daha önce ve keskin bir duyarlılıkla farkedilmesi sağlanır.
- Meme protezleri vücut tarafından reddedilirse ne olur? Kapsül kontraktürü adı verilen ve çok nadir gözlenen bu problem geliştiğinde kişide kalıcı bir hasar ve tıbbi bir sekel kalmadan silikonlar çıkarılarak tedavi gerçekleştirilir. Yapılan tetkik ve değerlendirmelerden ve belli bir iyileşme zamanından sonra meme büyütme ile ilgili alternatifler gözden geçirilerek başka tekniklerle sorun çözülür.
- Meme büyütme ameliyatlarından sonra memelerde ALCL adı verilen bir lenfoma kanseri geliştiği doğru mudur? ALCL bir lenfoma türevidir ve kesinlikle bir meme kanseri türü değildir. Meme protezi çevresindeki kapsülde kalınlaşma ve sıvı birikmesi ile karakterize olan bu klinik antite çok nadir görülür ve tedavisi, sadece kapsülün ve protezin çıkarılmasıyla tam ve eksiksiz sağlanır. Göğüs büyütme ameliyatı geçiren kişilerin protezlerinde zamanla ilerleyen bir asimetri, ağrı, büzüşme gibi belirtiler gerçekleşmişse tanı amaçlı MR çektirmesi yeterliyken, bu belirtiler yoksa protezini çıkartması gereksizdir.
- Meme büyütme ameliyatı sonrası meme başı düşüklükleri tedavi edilebilir mi? Meme başı düşüklükleri seçilecek olan uygun protezlerle kısmen düzeltilebilecekleri gibi, bazen yetersiz kalarak “Mastopexy” adı verilen ameliyatlarla memeden fazla derinin çıkarılmasına da ihtiyaç duyulabilir. Mastopexy uygulamaları meme protezi yerleştirilerek veya yerleştirilmeden Buna hastanın beklentisine göre olduğu kadar, meme başının ve memenin deri fazlalığı yani sarkma derecesine göre karar verilir. Mastopexy işlemleri büyütme değil meme dikleştirme girişimlerine verilen addır.
- Silikonla meme büyütme ameliyatları ile meme asimetrileri giderilebilir mi? Evet. Seçilecek olan cerrahi teknik, protez büyüklüğü ile meme başı ve alttaki katlantı (inframammarial fold) yerinin yüksekliğine karar verilebilir. 1-3 cm lik meme başı yükseklik asimetrileri giderilebilir. Meme başı şekil bozuklularına bağlı meme başı asimetrileri ise ilave küçük cerrahi işlemlerle aynı seansta düzeltilir.
- Meme büyütme ameliyatları ile kombine edilebilecek estetik işlemler hangileridir? En sık uygulanan kombine işlemler meme ve meme başı asimetrilerin giderilmeleri ve göğüs kafesi şekil bozukluklarının (pectus carinatum) veya çukurluklarının (pectus excavatum) yağ transferleriyle düzeltilerek şekillendirilmesi işlemleridir.
- Meme büyütme ameliyatlarından sonra çok ağrı sancı olur mu? Ağrı sübjektif (kişiye özgü) bir duyu olmakla beraber göğüs büyütme ameliyatlarından sonra gözlenen ağrı, ağrı kesicilere cevap veren ve hareket ettikçe azalan bir ağrıdır. Tecrübeler, erken hareket ve günlük hayat ritmine kısa zamanda dönmenin hızlı ve konforlu bir iyileşme sürecine neden olabileceğini bize gösterirken, ağrı problemini en sık ağır sigara içenlerde öksürürken gözlemliyoruz.
- Ameliyat öncesi her hastaya “Meme USG” gerekir mi? Meme ameliyatlarından sonra iyileşme dönemindeki fibrotik değişiklikler oluşacağı gibi protezin hacimsel olarak neden olduğu dokularda yer değişiklikleri de doğal olarak meydana gelebilecektir. Memelerde sonradan gelişebilecek tümör veya kistik değişikliklerin cerrahi iyileşme dönemine ait sonradan oluşan dokularla “karıştırılmamaları ve karşılaştırılabilmelerine olanak sağlamak amacıyla”, ameliyat öncesinde “meme USG” çekilmesini ve tüm memelerin bu anlamda fotoğraflanmasını öneriyorum.
- Meme protezlerinin patladığı nasıl anlaşılır? Memelerde zaman içinde gelişen asimetri, deformite ve şekil bozuklukları ile karşılaşıldığında protez yırtılması şüphesiyle “Meme MR” çekilmesi olası protez yırtılması ve silikon kaçağını tam ve kesin olarak gösterecektir. Asimetri ve şekil bozukluklarının protez yırtılması dışında görülebilecek bir başka nedeninin silikonların yerleştirildikleri yerde ters dönmeleri olabileceği de akılda tutulmalıdır. Bu ender duruma cerrahi teknik hata neden olur.