Whatsapp

0312 284 86 76 0544 847 28 47

tepe-prime-logo
Home / Genel  / Jinekomasti: Genel ve Güncel Bilgiler

Bize Ulaşın

    Adınız (*)

    Epostanız (*)

    Telefon (*)

    Mesajınız

    Jinekomasti: Genel ve Güncel Bilgiler

    jinekomasti

    Jinekomasti, (Gynecomastia), latince Gynec: Kadın, Mastia: Meme kelimelerinden köken alan , erkekte kadın tipi iyi huylu meme büyümesi anlamına gelir. Bir endokrin sistem hastalığıdır.

    Büyüme genellikle çift taraflı, bazen tek taraflı olabilir. Büyümeye neden olan doku, meme başı altında ele gelen plastik kıvamında meme (glandüler) dokusudur.

    Fizyolojik jinekomasti, yeni doğanda (anneden geçen östrojenlerin etkisiyle), ergenlik (13 yaş civarı %65) ve yaşlılıkta (50-80 yaş arasında % 24-60) görülür, tedavi gerektirmez. Ergenlik jinekomastisi (hormon değişikliklerine bağlı olarak) 6-48 ay içinde kendiliğinden geçer.

    Yalancı jinekomasti, pseudogynecomastia ise, meme bölgesinde sadece yağ birikmesine bağlı büyümeye verilen addır (Lipomastia).

    Jinekomasti Tedavisi Öncesi Hastada sorgulanması gereken önemli bilgiler

    • İlk ortaya çıkış zamanı ve ne kadar zamandır var olduğu,
    • Meme başında (Nipple) ağrı, akıntı ile meme başında çap ve şekil bozukluğu olup olmadığı,
    • Kabakulak hastalığı öyküsü ve/ya yumurtalıklarına (Testis) darbe alıp almadığı,
    • Kronik Alkol,
    • İlaç kullanımı,
    • Ailedejinekomasti öyküsü,
    • İktidarsızlık, cinsel fonksiyon bozuklukları, infertilite öyküsü,
    • Kronik karaciğer, Tiroit veya Böbrek hastalığı olup olmaması araştırılmalıdır.

    jinekomasti02

    Özellikle tek taraflı ve hızlı büyümelerde aynı tarafta koltuk altı muayenesi erkekte olası meme kanserini ekarte edebilmek için şarttır. Bu olgulara sıklıkla testis küçüklüğü (Atrofi) eşlik eder. Yine tek taraflı meme büyümesine yol açabilecek olan diğer travmatik (Hematom) ve bölgesel yağ büyümeleri (Lipom) iyi araştırılmalıdır.

    Jinekomasti testesteronun azaldığı ve östrojen seviyesinin yükseldiği her durumda gözlenebilir. Östrojenler erkek memesinde büyüme hormonu (Growth hormone) gibi işlev görürler. Bu nedenle östrojen/testesteron oarnını bozmaya neden olabilecek uzun süren ilaç kullanımları ayrıca ve dikkatle sorgulanmalıdır.

    Jinekomasti Tedavisi’ne Başlamadan Önce Bunları Doktorunuzla Mutlaka Paylaşın

  • Prostat büyümesi tedavisinde kullanılan ilaçlar,
  • Diazepam gibi anxiyoltik tedavisinde kullanılan yatıştırıcı ilaçlar,
  • Vücut geliştiricilerin kullandığı anabolizan ve steroid içerikli ilaç veya hazır gıdalar,
  • AIDS tedavisi ilaçları,
  • Başta depresyon gelmek üzere kaygı bozuklukları, obsesif kompülsif bozukluk (takıntı hastalığı), travma sonrası stres bozukluğu gibi çok sayıda psikiyatrik hastalığın tedavisinde 1950’lerden itibaren kullanılmaya başlayan Trisiklik antidepresanlar,
  • Flagyl gibi bazı antibiyotikler,
  • Ketoconazole gibi mantar ilaçları,
  • Cimetidine gibi ülser tedavisinde kullanılan ilaçlar,
  • Antikanserojenler,
  • Kalp ilaçları Digoxine, Verapamil, Nifedipine
  • Reflü tedavisinde kullanılan proton pompa inhitörleri, Omeprazole
  • Uyuşturucular ( başta Marihuana)
  • Yoğun tarım ilaçları ile veya endüstriyel artıkla temas etmiş meyve ve sebze tüketimi (bu kimyasalların, pesticides vücutta östrojen gibi işlev gördüğü düşünülmekte)
  • Alkol vb.
  • İlave olarak, doğal ürünler satan dükkan ve aktarlarda bulunabilen Çay ağacı, Lavanta, Dong quai (Melekotu) bazı bitki yağları içeren şampuan, sabun ve losyon kullananlardajinekomasti gözlenebilir.
  • Tıbbi tedavi seçenekleri arasında yer alan Tamoxifen gibi meme kanseri tedavisinde kullanılan bazı ilaçların (Aromataz inhibitörleri)jinekomasti tedavisinde yeri kanıtlanmış ve kullanımı onaylanmış değildir. Ağrılı jinekomastide radyoterapi ile beraber tercih edilebilir.

    Jinekomasti, kişide yoğun duygusal ve psikolojik stres oluşturabilir, sosyal hayattan geri çekilmeye dolayısıyla özgüven eksikliğine yol açabilir.

    Cerrahi tedavi, yağların çözülmesi ve çekilmesi (Ultrasonik, Lazer veya Klasik Liposakşın) veya meme dokusunun çıkarılması (Mastektomi) olarak ikiye ayrılır. Giderek artan oranda tercih edilen teknik güçlendirilmiş vakum ve ince kanüllerle yağ çekilerek yapılan liposakşınla tedavidir. Fazla derinin bu uygulamadan sonra yeni yerine zamanla uyumlanarak deriye ait iz bırakan ilave bir cerrahi işleme gerek olmadığı bildirilmiştir.

     

    Doç.Dr. Nedim Sarıfakıoğlu

    <h3 style="text-align: center; color: #232323 !important;">Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi</h3> <strong style="width: 100%; display: block; text-align: center; color: #fff !important;">Soru / Mesaj Gönderin</strong>




      Estetik Check-Up'tan geçmek İstiyorumEvetDaha Sonra

      X
      CHECK-IN