Kalça Estetiği

Kalça Estetiği Nedir?

Kısaca kalçaları hastanın kendisinden alınan (projen) yağ dolguları ve/veya silikon implantlarla büyüterek şekillendirme ameliyatlarıdır.

Kalça estetiği sarkmış veya düzleşmiş, dikkat çekmeyen kalçaların büyütülürken belirginleştirilerek şekillendirildiği, daha dolgun farkedilir ve dikkat çekici olmaları için uygulanan bir seri ameliyatın genel adıdır.

Popo (Kalça) Estetiği Teknikleri

Bu amaçla plastik cerrahide 2 teknik kullanılır. İlki, kalça için özel hazırlanmış silikon protezlerle popoların büyütülerek şekillendirilmesi ikincisi, kişinin kendi fazla yağ dokusunun liposakşın tekniğiyle alınarak dolgu haline dönüştürülmesi sonucunda kalça bölgesine verilmesi.

Popo estetiği ile kazanımlar; daha genç, fit, diri, enerjik, çekici, dolgun, bedene uyumlu ve şekilli kendini belli eden kalçalardır. Özellikle açık ve dar kıyafet tercihlerinde, bel ve basenle uyumlu kalçalar, sağlanan volumetrik hacim yanında doğal kontur kavis, profil oran(tıl)arı ile de dikkat çekecektir. Orta bedenin en ince noktası güzellik noktası göbek hizasına denk gelen bel bölgesi, en kalın ve çıkıntılı bölge ise (profilden) kalçalardır.

Beden kıvrımları arasında profilden en dikkat çeken ve göze çarpan beden bölgesi önde göğüsler arkada kalçadır. Bu etki, yaz kıyafetleri ve dar jeans tercihlerinde daha da artar. Güney Amerika ülkelerinde bu nedenle dikkate çeken sıklıkta popo büyütme ameliyatı yapılmakta.

Brezilya Popo Kaldırma (BBL)

Yaygın olarak “Brezilya Popo Kaldırma” veya BBL olarak bilinen gluteal yağ transferleri, son yıllarda popülaritesinde bir artış görerek bu prosedürün diğer elektif estetik cerrahi işlemlerle karşılaştırıldığında önemli risk taşıdığı artık iyi bilinmekte. Metnin sonuna bu bağlamda ilgi çekici bir “deneyim aktarımı bölümü” ekledim, BBL düşünenlerin dikkatine.

Popo Estetiği hakkında merak edilenler “10 Soru 10 Cevap”

1) Popo büyütmede kullanılan silikon implantlar memede kullanılan protezlerle aynı mı?

Şekil olarak Hayır. İçerik olarak Evet. Kalça büyütme için tercih edilen silikon implantlar farklı olarak düz yüzeyli ve kalça şeklini daha belirgin büyütmek için daha ince ve elipsoid şekillidir. Bu implantların kendi aralarında farklı boyutları bulunuyor. Boyutlar; boy, en, yükseklik, projeksiyon ve biçim olarak değişir.

2) Kullanılan protezler nereye yerleştirilir? Ameliyat sonrası iz kalır mı?

Popo estetiği için tercih edilen silikon protezlerin yerleştirilme yeri gluteus maksimus kas içidir. Bu kas vücudumuzdaki en güçlü ve kalın kaslardan biridir. Ameliyattta protez yerleştirmek için kesi yeri her iki kalçanın birleşme yaptığı yerin hemen altında dışardan görülmez ve 3-4 cm kadardır. Sorunsuz yara iyileşmesi sağlanırsa, ameliyat sonrasındaki 2-3 ay içinde kesi izi zamanla iyileşerek silikleşir. Aynı şekilde kalça çevresinde yağ dolgusu için açılan 2-3 mm.’lik liposakşın kanül giriş yerleri de aynı zamanda iyileşerek belirsizleşir.

3) Kalça şekillendirme ameliyatları birbirleriyle kombine edilebilir mi?

Evet ideal kalça şekillendirme ameliyatları kalçaya silikon protezlerle belirgin bir projeksiyon ve hacim kazandırılırken çevre dokulara da başka beden bölgelerinden liposakşın yardımıyla yağların verilmesi ile yapılan konturplasti uygulamalarıdır. Bu amaçla çevre dokulardan ve en sıklıkla bel boşluğu derinleştirilip, basenlerden fazla yağ kümeleri alınır, dolgu haline getirilerek protez çevresine daha yumuşak bir kenar geçişi sağlayacak şekilde enjekte edilir. Aynı seansta, Venüs gamzesi adı verilen, çift taraflı bel çukuru da oluşturulabilir.

4) Ameliyat süresi ne kadardır, iyileşme süresinde en sık karşılaşılan sorunlar nelerdir?

Kalça/popo estetiği yani “kalça şekillendirme” ameliyatları tam teşekküllü ve ruhsatlı/güvenli/hijyenik hastane ortamında genel anestezi altında yapılmalıdır. Yaklaşık 3-4 saat süre alabilen operasyon sonrası hastaların ameliyat sonrası yaklaşık 2 hafta oturmama/kalça üstüne yatılmaması istenir. Hastaya koruyucu korse giydirilir. Ameliyatta yerleştirilen silikon 1-2 mm çapındaki silikon drenler ertesi gün hasta taburcu olmadan çekilir. Hastalarda en sık karşılaşılan sorun yatış pozisyonu ile beraber artan dikiş açılmasıdır. Bu sorun, nedeni erken ve hızlı hareketlere bağlı veya squat gibi özellikle bu alanı gerici hareketler olabilir, dikkatsiz hastalarda bu sorun daha sık yaşanır. Hasta ameliyattan 2 hafta sonra işe döner, seyahate çıkabilir ve hafif sporlara başlar. Dikiş alanında hissedilen ağrı ve gözlenen şişlik veya kızarıklıklar aksi kanıtlanıncaya kadar yara yerinde bir enfeksiyonu işaret eder, erkenden hekiminize başvurarak bilgilendirme yapılması gerekir. Hijyen açısından cerrahi alanda pad kullanmayın.

5) Sadece hastanın kendisinden toplanan yağlarla kalça büyütme yapılabilir mi?

Evet hastadan çekilen yağların güvenli ve kapalı sistem içinde dolguya dönüştürülerek tekrar kendi popo bölgesine transferiyle “silikonsuz” kalça şekillendirme mümkündür. Nakledilen yağ hücrelerinin yaşama oranının % 50-80 arasında değişebileceği unutulmamalıdır. Gelişen teknolojik formüllerle bu oran daha da artırılmıştır. Yağ dolgularının kalça içine verilmesi oldukça risklidir. Damar içine geçebilecek yağ zerreleri dolaşıma katılarak ölümcül komplikasyonlara neden olabilmektedir. Ülkemize bu ameliyatı olmak için gelen ancak maalesef sağlık turizmi adı altında ruhsatsız hastanelerde yapılan dikkatsiz ve özensiz ameliyatlar sonucu onlarca kişi mağdur olmuştur. Bu ameliyatlar küçümsenmemeli ve süreçle ilgili tüm yan etki ve komplikasyonlar hastayla paylaşılmalıdır.

6) Brezilya poposu nedir?

Brazilian Butt Lift (BBL) adıyla popülarite kazanan bu uygulama, hastanın yağ fazlalığı olan basen, karın, sırt gibi alanlarından alınan yağların özel bir işlemden geçirilmesi sonucunda kalçalara toparlama, sıkılaştırma, kaldırma ve büyüterek şekillendirme amacıyla tekrar verilmesi işlemidir.

Asimetri, sarkma, düzlük, gevşeklik gibi kalçalara ait estetik sorunlar popoya verilen yağ dokularıyla tekrar şekillendirilerek istenen şekil ve kontur sağlanır. Ameliyat sonrası 4-6 hafta korse giyilmesi gereken bu işlemlerden sonra yine 15 gün popo üzerine basınç uygulanmaması gerekir.

7) Kalça Estetiği ve büyütme ameliyatlarından geri dönüş mümkün müdür?

Kalça Lipoplasty yani BBL işlemlerinden sonra gerekirse yine liposakşınla istenmeyen bölgesel yağlar geri alınabilir. Protezlerin çıkarılması da elbette mümkün.

8) Ameliyat sonrası kilo alınırsa yağ transferiyle büyütülen popo da büyür mü?

Evet nakledilen yağlar canlı kaldığı müddetçe alınan kilolarla popolardaki yağlarda da büyüme olabilir ancak bu kilo alınımının popolara verdiği etkinin belirgin olması için hastanın çok kilo alması gerekir. Kilo sadece kalçalara alınmaz. Ancak bel/kalça oran ve uyumu bozulur.

9) Yağ dışında popo büyütme amacıyla kullanılan dolgu malzemeleri var mıdır?

Maalesef güvenli olmayan ve onaylanmamış bir çok dolgu malzemesi piyasada bulunuyor. Daha çok su tutma özelliğine sahip bu dolgularla yapılan işlemlerin uygulayıcı tekniğinden kaynaklanan emboli gibi komplikasyonlara neden olabilir, çoğu zaman kalıcı sonuç veremezler. İlave olarak çok sık yara enfeksiyonu, apse gibi sorunlara ve doğal olarak yaşam kalitesinde düşmeye ve asimetriye neden olabilirler.

10) Vaser liposakşınla alınan yağlar popo büyütme estetiği için kullanılabilir mi?

Bu konuda tecrübesi olan birçok cerrahın farklı görüşleri mevcut. Vaser liposuction’un çalışma mekanizmasının diğer tekniklere göre daha az travmatik, az kanamalı ve çok daha yağ dokularına seçici (liposelective) olduğunu biliyoruz. Vaser’in yağ toplarken bu “seçici ve minimal travmatik” yaklaşımının alınan yağların yaşayabilirliğine olan etkisine “koruyucu” olduğunu kabul etsek bile, sonucun yine de uygulayıcıya, tercih ettiği tekniğe bağlı olduğunu, bu anlamda hastadan hastaya değişkenlik gösterebileceğini söyleyebiliriz.

Sonuç

BBL gibi riskli bir ameliyat öncesinde hasta hekim arasında kaliteli ve net bir iletişim kurulması yanında cerrahların da hem standart ameliyat sonrası bakımı, hem de hastalarına yönelik tüm öngörülemeyen komplikasyonları yönetmeye hazır olmaları gerekir.

Sağlık turizmi yapan cerrahların kapsamlı ameliyat öncesi ve sonrası güncel klinik bakım protokollerini uygulamalı, risk faktörlerini kontrol etmeleri ve hazır olmaları gerekir. Burada derneklerin cerrahların eğitim kalitesi ve etik standartları uygulamalarını cesaretlendirici sempozyum ve aktif modüler çalışma grupları oluşturma, sağlık bakanlığı görevlilerinin de ruhsatsız, yetersiz ve güvenliği olmayan işletmelere ameliyat ruhsatı vermeme ve sık denetleme yapma gibi sorumlulukları bulunuyor.

Önemli not:
“Güney Florida Deneyim aktarımı”

Amerikan Estetik Cerrahi Eğitim ve Araştırma Vakfı (ASERF) üyesi plastik cerrah ve patologların kalçalara kas içi (intramüsküler) yağ dolgusu (grefti) ile ilişkili bu ölümcül komplikasyonları önlemek amacıyla pulmoner yağ embolileri hakkında ilk uyarılarını yayınlamasının üzerinden 5 yıldan fazla zaman geçti. Yağ enjeksiyonundan kaynaklanan tüm ölümlerin %92’sinin yağ pulmoner embolileri nedeniyle meydana geldiği ve Brezilya popo kaldırmanın (BBL) bu ölümlerin merkez üssü haline geldiği açıklanarak 2019’da birçok ülkede bu uygulama için “sadece deri altı enjeksiyon” kuralını yürürlüğe sokmaya başladı.

Plastik cerrahi dernekleri rasyonel bir pozisyon alarak popoya yağ enjekte edilirken (BBL ameliyatı) komplikasyonların önüne geçebilmek amacıyla kanülün ucunun konumunu izlemek için “ultrason kullanılmasını gerektiren” ve gluteal yağ işlemlerini günlük her cerrah için 3 ile sınırlandıran acil durum kararları yayınladı. Aynı açıklamalara göre, Amerika’nın Florida bölgesinde cerrah veya tecrübesiz asistanların günde 10-12 ameliyat yaptıkları ve bu işlemlerin 1-1.5 saatte bitirildiği düşünüldüğünde komplikasyon sıklığının nedeni de kolayca anlaşılabilir oluyor. Bu global düzlemde riskli ve ölümcül komplikasyonlar içeren BBL ameliyatı yaptırmadan önce “teknik, hastane, cerrah ve iyileşme sürecine ilişkin tüm yönlerini iyice sorgulamanız” gerektiğini anladınız sanıyorum.

İleri okuma: Commentary on: Brazilian Butt Lift–Associated Mortality: The South Florida Experience M Mark Mofid, MD
Aesthetic Surgery Journal, Volume 43, Issue 2, February 2023, Pages 179–180, https://doi.org/10.1093/asj/sjac250